İddianame yaklaşık 40 sayfa, sadece Bursa ile ilgili kısmına yer vereceğim.
Tek tek herkesle görüşüp, sayfalarca yazması biraz zor ve uzun oldu, gerçekleri öğrenmek isterseniz sizler de okurken biraz vakit harcamak zorunda kalacaksınız.
İddianamede Kemal Kılıçdaroğlu mağdur sıfatında ve 12 kişi arasında Bursa da sanık olarak ağır cezada yargılanacak 2 kişi var.
CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ve Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın.
Bursa ile ilgili iddianamede tanık olarak iddialarda bulunan 3 kişi var. Erkan Çakır, Serda Tandoğan Kuru ve Murat Çultu.
CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş konusunda bursasaati.com yazarı Yüksel Baysal’ın köşe yazısında belirttiğinin üstüne yazacak başka da yorum yok:
“CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş'ın, kendisini suçlayan, iftira atanlara karşı suç duyurusunda bulunmak dışında bir suçu yok.
Oğlunun İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne alınması konusuna gelince, yetenek sınavı dahil pek çok sınavdan geçerek Kültür A.Ş’de işe girmesi dışında bir veri de yok. Rüşvet aldığına ilişkin iddia MASAK raporu ile çürütüldü. Yani Nihat Yeşiltaş’ın hesabına gelen para yok.”
Ben bu yazımda menfaat karşılığı Özgür Özel’e oy verildi ya da oylar değiştirildi kısmına yer vereceğim.
Öncelikle şunu belirteyim zaten ilçe başkanlarının kurultay delegesi olarak yazılması hepimizin bildiği üzere gayet normaldir.
İDDİALAR VE YANITLARI
K. DELEGESİ HAŞİM ÖZTÜRK GÜRSU BELEDİYE BAŞKAN ADAYI YAPILDI. BESAŞ YÖNETİM KURULUNA ALINDI İDDİASI.
Zaten Haşim Öztürk Gürsu ilçe başkanı idi ve Gürsu gibi zor bir ilçede çok aktif çalışmalar yaptı, kazanılması en zor ilçelerden birinde ilçe başkanının aday yapılması da gayet normaldi. Bunun yanında sürekli alanlarda ve sokaklarda olduğu için sokağın “değişim” talebini görüyordu ve başından beri de Özgür Özel’i destekliyordu. Yani her hangi bir menfaat karşılığı oyunu da değiştirmişliği yok. Besaş yönetim kurulu üyeliği de zaten kendi mesleği ile alakalı bir konu.
K.DELEGESİ YAŞAR ASLAN BURFAŞ YÖNETİM KURULU ÜYELİĞİNE ALINDI. OĞLU MUSTAFA ASLAN MECLİS ÜYESİ OLDU. 2. OĞLU KÜLTÜR A.Ş YÖNETİM KURULUNA ALINDI İDDİASI
Yaşar Aslan Orhaneli gibi yine zor bir yerde senelerce ilçe başkanlığı yapmış ve hatta kendisi ile uzunca bir süre çalışma imkânı bulduğum içinde rahatlıkla yazabiliyorum, Orhaneli de kapı kapı herkesin adını bilen, saygı ile anılan bir ailedir. Yaşar Aslan sadece seçim zamanı değil, her zaman alır eşini de yanına kapı kapı tüm ilçedeki dostlarını –onlar artık komşu değil dost olmuşlar- her daim ziyaret eder. Burfaş yönetim kuruluğu üyeliği bana göre az bir mevkii’dir kendisi için hatta son seçimde –gözlemlerime göre- belediye başkan adayı yapılmalıydı. Ailece bu partiye yıllarını vermiş, tam bir CHP beyefendisidir.)
Oğlu Mustafa Aslan –aynı mahallede oturmamızdan dolayı- çok iyi tanıdığım gerçek bir CHP’li. Mustafa Aslan babasından ya da ailesinden kaynaklı değil; emekleri ile CHP’de konumlar elde etmiş herkes tarafından sevilen biridir. 2014’lü yıllarda CHP Nilüfer İlçe yönetiminde bulunmuş ve en çalışkan ilçe yöneticilerinden biri olmuştur. Ve örgüt kendisini ödüllendirmiş, geçen dönem meclis üyesi seçmiştir (Aralarına kontenjanlar girdiği için sıralama düşmüş ama sonra yedeklerden asile geçmiştir) 2.oğlu Yusuf Aslan Kültür A.ş yönetim kuruluna alındı iddiası ise tamamen yalandır. Yaşar Aslan’ın 2.oğlu Nosab’da oto yan sanayide kalite kontrol şefi olarak çalışmakta. Herhangi bir iştirak şirketi ya da belediyelerle bağlantısı bile yok.
(Bu aile alanlardan, sokaklardan geldikleri için ve halkın nabzını tuttukları için “değişim” talebini de gözden gelemezdi. Yani bir vaat konusunda oy değiştirecek insanlarda değil, aksine başından beri Özgür Özel’e oy kullanacağı netti Yaşar Aslan’ın.)
K. DELEGESİ ELİFNUR YAMAK OSMANGAZİ BELEDİYE MECLİS ÜYESİ YAPILDI İDDİASI.
Elifnur Yamak Gençlik Kolları İl Başkanı idi (kendisinin nasıl göreve geldiği tartışılır) Fakat Gençlik kolları il başkanlığına layık görülen bir kişinin, belediye meclis üyesi yazılması gayet doğaldır. Ayrıca kendisi yedek üye iken, Grup sözcüsü Av.Alptuğ Memişoğulları’nın vefatı ile asil yönetimde kendine yer buldu.
ŞÜKRÜ AKSU GEMLİK BELEDİYE BAŞKAN VEKİLİ, GEMLİK MECLİS ÜYESİ, BURULAŞ YÖNETİM KURULU ÜYESİ, KIZI NİLÜFER’DE ÇALIŞMAKTA İDDİASI.
Şükrü Aksu tam 33 yıllık partili, gençlik kollarından gelme bir siyasetçi. Yaklaşık 7-8 defa Delegeliği yapmış hatta Türkiye’de belki 2 ilçede ilçe başkanlığı yapmış nadir kişilerden biri. Biri Gemlik biri de Kestel. 10 yıl ilçe, 5 yılda büyükşehir meclis üyeliği yapan ve Gürhan Akdoğan döneminde örgütten sorumlu başkan yardımcılığı yapan bir kişinin aklına, oy değiştirmesi için herhangi bir kişi girebilir mi?
Şükrü Aksu telefon konuşmamızda üstüne basa basa şunu söyledi. "Ben Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verdim ama Özgür Özel’i destekleyen arkadaşlarımın haksızlığa uğramasına gönlüm razı değil. Beni kimse ne öneride bulunmak için ne de kime oy vereceksin diye aramadı bile. İddianameyi okudum ve gerçekten boş iddialar, aslında konuşmaya bile değmez. Cumhuriyet Halk Partisi delegeleri 3-5 menfaat sağlamak adına oyunu değiştirmez."
Nilüfer’de çalışmakta olan kızını sorduğumda ise, kızının işe kurultaydan 2 sene önce girmiş olduğunu, 2 üniversite mezunu olduğunu belirtti.
“Ve ayrıca iddianamede yer alan isimler arasında da Kemal Bey’i destekleyen bir çok arkadaşımız da var” diye de ekledi.
K. DELEGESİ NURAY ÇOHAN EŞİ RECEP ÇOHAN MECLİS ÜYESİ VE KÜLTÜR A.Ş YÖNETİM KURULU ÜYESİ YAPILDI İDDİASI.
2015 yılında Nuray Çohan önseçimden 8.sıra çıkmış Milletvekili adayı idi. Kurultay delegesi yapılması gayet doğal. Recep Çohan ise Osmangazi ilçe başkanlığı yapmış, konularında da gayet uzman mimar bir aile. Kültür A.ş ya da meclis üyeliklerine ihtiyaçları olmayıp aksine CHP meclisine liyakat ile katkı koyacakları aşikar iken, ne sebeple bu konumlar oy değiştirsinler? Çok mantıksız.
K.DELEGESİ DİLAN ORHAN BURKENT A.Ş DE İŞE ALINDI İDDİASI.
Dilan Orhan işe kurultaydan 1,5 sene sonra alındı. Üniversite mezunu ve ayrıca bazı rahatsızlıklarından dolayı kemoterapi vs almakta olan parti emekçisi bir genç. Parti ona sahip çıkmayacak da kime çıkacak. Kurultayın üzerinden 1,5 yıl geçmiş, aslında oyunun rengi de belli ve herhangi bir vaat içinde oy değiştirmemiş biri, zaten verilen herhangi bir vaat de olmadığını kendisi de belirtti.
K.DELEGESİ MEHMET UĞUR SERTASLAN BBB. BAŞKAN DANIŞMANI VE JEOTERMAL A.Ş YÖNETİM KURULU ÜYESİ, BURSA İLÇELERİNDEN SORUMLU İDDİASI.
Mehmet Uğur Sertaslan geçen dönem Gemlik Belediye Başkanlığı yapmış biri ve hatta bu benim tahminim oyunu Kılıçdaroğlu’ndan yana da kullanmış olabilir ama üstteki konumlar için de oyunu değiştirecek, satacak biri de değil. Ve ayrıca zaten belediyeler alınmamış bile henüz, neyin pazarlığı yapılacak?
Oktay Kartalkaya gençlik kollarından beri parti emekçisidir. Ayrıca Mustafa Bozbey'e de yakın bir isimdir. Mustafa Bozbey ilk oylamada Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdiği halde nasıl böyle bir vaatte bulunacak, seçimin de kazanılıp kazanılmayacağını aylar öncesinden mi tahmin edip koltuk dağıtacak?
K.DELEGESİ AYTEN ŞEVİK EŞİ HİKMET ŞEVİK BELEDİYE MECLİS ÜYESİ YAPILDI VE OĞLU OSMANGAZİ’YE İŞE ALINDI İDDİASI.
Hikmet Şevik ömrünü partiye vermiş, kendisi ’89 dan, babası 73 den bu yana siyasette aktif emek vermiş kişilerdir. Eşinin k.delegesi yazılması ise kadın kotası sebebi iledir. Sendika geçmişi, şube başkanlıkları yapmış hatta kendi mahallelerini de ekip arkadaşları ile çalışmaları sonucu, seneler önce AKP’lilerin elinden almış kişilerden biridir. Oğlu Arkeog’dur ve Osmangazi Belediyesi’nde çalışmaktadır, bunda da tuhaf bir durum yoktur.
Kendileri ile görüştüğümde ne Erkan Aydın ne de mevcut ilçe başkanının kurultay ile ilgili herhangi bir telkinde dahi bulunmadığını net olarak belirtmiştir.
K.DELEGESİ NURAY ÖZDEMİR’İN EŞİ ŞADİ ÖZDEMİR NİLÜFER BELEDİYE BAŞKANI, ABİSİ İLKER MEHMET ŞENER İSE NİLÜFER BELEDİYESPOR AS BAŞKANI YAPILDI İDDİASI.
Öncelikle şunu belirteyim, bu iddiaların hepsinde bir vaat karşılığı Özgür Özel’e oy verildiği söylenmiş. Fakat Şadi Özdemir geçmişte CHP İl Başkanlığı yapmış ve adaylar belirlendiğinden beri Özgür Özel’e destek olacağını açık açık beyan etmiştir. Yani yine herhangi bir vaat karşılığı oy değiştirme konusu yoktur.
Ayrıca Nilüfer Belediyespor başkanı Muharrem Or ile görüştüğümde de Şadi Özdemir’in kardeşi İlker Mehmet Şener’in atama ile değil, seçimle genel kurula geldiğini ve yönetim arasındaki oylama ile as başkan yapıldığını belirtti. Şener hakkında en çalışkan, en çok koşturan kişilerden biri olduğunu da eklemek istedi.
Buraya bir not daha düşmek isterim, İlker Mehmet Şener ile yıllardır aynı mahallede oturuyoruz ve her çalışmada, her etkinlikte, senelerdir omuz omuza çalıştık. Yıllar öncesinden bu yana, abisi belediye başkanı olmadan çok seneler önce CHP’nin emekçilerinden biridir. Bir konuma gelmesi için abisine ihtiyacı yoktur ki zaten görüldüğü üzere yönetime de atama ile değil, seçimle gelmiştir.
En çok güldüğüm ifadelerden biri de bu, adam yıllardır Harmancık’da ilçe başkanlığı yapıyor. Ayrıca geçen dönem de Belediye Başkan adayı idi ve hatta beraber çokça çalışmışlığımız da vardır.
O zaman geçen dönemden mi söz verildi kendisine oyunu Özgür Özel’e verirsen seni aday yapacağız diye?
Zaten Harmancık’da ilçe başkanı bile zor bulunan yerde hem kendisi Jeoloji Mühendisi, eşi Melda Arıkan’da eczacı olan kişiden daha iyi aday bulunabilir miydi?
Başkanlığı için geçen dönem koyulan tuğlalara, bu dönem yenileri eklenerek Harmancık’da da sonunda başarı sağlandı ve CHP bir belediye daha eklemiş oldu.
Yani şimdi bunun neresi iddia diye dosyaya giriyor? Aslında sadece bu değil, tüm bu iddiaların ne kadar boş olduğu gayet net değil mi?
K.DELEGESİ MUSTAFA GÜVEN’İN TORUNU OSMANGAZİ’DE İŞE ALINDI İDDİASI.
Mustafa Güven ’92 CHP kurucularındandır. Ömrünü partiye adamış kişilerden biridir. Zaten Osmangazi Belediyesi o dönem AKP’de kazanılıp kazanılmayacağı belli bile değil iken böyle bir pazarlık söz konusu olabilir mi? Ayrıca torunu da engelli bir gençtir ve engelli kadrosundan alınmıştır. El insaf!
K.DELEGESİ AHMET MEMİŞOĞULLARI’NUN OĞLU AV.FEYYAZ ALPTUĞ MEMİŞOĞULLARI OSMANGAZİ BELEDİYE MECLİS ÜYESİ YAPILDI İDDİASI.
En çok üzüldüğüm konulardan biri de rahmetli olmuş yani kendisi konulara yanıt veremeyecek bir kişinin sanki bir vaat karşılığı belediye meclis üyesi yapılmasına yönelik iddialar.
Babası Ahmet Memişoğulları bu partide 12 senelik ilçe başkanlığı yapmış biri ve kurultay delegesi olması da gayet doğal bu bir.
İkincisi ise Av. Feyyaz Alptuğ Memişoğulları geçen dönem 4.sıradan da meclis üyesi idi. Hatta bu dönem sıralaması da 13 idi.
Bir vaatte bulunup sıralamasını mı düşürdüler bu vaat karşılığı?
Ayrıca babası Ahmet Memişoğlu başından beri Özgür Özel’i desteklemiştir, bunu da açıkça beyan etmiştir.
K.DELEGESİ MUSTAFA BOZBEY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞINA ADAY YAPILDI İDDİASI
Bu da gerçekten çok ilginç iddialardan biri olarak tarihe geçmeli. Mustafa Bozbey zaten geçen seçimde adaydı ve çok az farkla seçim kaybedildi, tabi o etkenleri de hepimiz biliyoruz. Bu seçimde de gösterilecek en mantıklı adaydı ve ayrıca zaten Kemal Kılıçdaroğlu adaylığını çok öncesinde ilan etmişti.
Ve kurultayda hepimiz biliyoruz ki sanıyorum ki vefa gereği Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekledi.
Ayrıca zaten adaylığı çoktan ilan edilmiş ve kazanmaya en yakın aday olan birinin herhangi bir vaat alması da söz konusu olamaz.
Zaten geçen dönemde adaydı, bu dönemde aday olacaktı, bu net.
ERKAN AYDIN OSMANGAZİ BELEDİYE BAŞKAN ADAYI YAPILDI İDDİASI
Bu konunun en mağduru Erkan Aydın (bir de elbette ki Nihat Yeşiltaş) olduğu için yazımın sonuna onu bıraktım. Bu saçma sapan iddialar yüzünden ağır ceza da yargılanacak. Sebep ise milletvekilliği yapmış olması. İyi de Erkan Aydın son kurultay dönemi sade bir üye milletvekili değil.
Ayrıca 3.döneminde belediye başkanlığını kazanmış bir isim, şimdi sürece bir bakalım, Erkan Aydın'ın aday olduğu süreçteki oy oranları:
2014- %31,6
2019- %45,5
2024- %46,7
Bursalılar bilir, Osmangazi’nin alınması zor ama alınır ise diğer belediyelerin kazanılmasına vesile olan bir ilçedir.
Geçen dönemki adaylığında kendisinin çalışmalarında birebir yanındaydım, insanlarla diyaloğuna, insanların ona sevgisine, mütevaziliğine, herkesin sorunu ile ilgilenmesine birebir şahit oldum.
Kazanamayınca küsüp bırakmadı, hep bir daha denedi, seçimden seçime ortaya çıkmadı, hep derim ilmek ilmek işledi kendisi ve yanındaki ekip arkadaşları.
Bu başarı da boşuna elde edilmedi. Uzun yılların çabası çalışması sonucunda hakettiği Osmangazi Belediye Başkanlığı koltuğuna da sonunda oturdu. Adı hiçbir usulsüzlük ya da yolsuzluk hikâyelerinde geçmedi, herkesin takdir ettiği kadar barışçıl, şikâyet etmeden işine bakan bir süreç izledi.
Elbet yıpratılmaya çalışılacaktı, her zaman başarılı insanların başına geldiği gibi.
Milletvekilliği yapmış, herkes tarafından sevilen, oyları her daim arttırmış ve adaylığı zaten öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu tarafından ilan edilmiş birinin herhangi bir vaat vermesi ya da vaatte bulunması ya da rüşvet teklif etmesi mümkün mü?
Nerede bunların kanıtı duydum, gördüm, tespit ettim. Nasıl ettin?
“Asliye Ceza Mahkemesi;
- Şüpheli Erkan Aydın’ın milletvekilliği yapmış olması
- Şüphelilere yüklenen eylemin aynı zamanda “Rüşvet Suçu” kapsamında değerlendirilebilecek olmasından ötürü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama yapılmalı gerekçesiyle dosyayı “Ağır Ceza Mahkemesi”ne gönderme kararı verdi.”
Bu rüşvet suçu kısmı nereden çıktı diyecek olursanız iddianameden 2 bölüm paylaşacağım sizlerle:
SERDA TANDOĞAN KURU’NUN İFADESİNDEN:
“Yolda giderken benim cep telefonumdan kendisini daha önce tanımadıgım bir kisi aradı, telefonu açtıgımda beni tanıyan bir kisi edasıyla konusarak telefonda bana hitaben "sen bu oylamada kritik bir yerdesin, 12 tane kurultay delegesi getirebilecegini, Özgür Özel lehine bu delegeleri ikna edebilecegini biliyorum, bu gayretinin karsılıgında 300 mü dersin 500 mü dersin, istedigin iban numarasını ver parayı oraya hemen göndertelim" deyince ben bu duruma sinirlenip kendisine hitaben telefonun da hoparlerini açarak " madem partinin bu kadar çok parası vardı, 14 Mayıs ve 24 Mayıs seçimleri sırasında bu paralar neredeydi. Neden göndermediniz, benim ilçemde Kemal Kılıçdaroglu'nun afisleri bilboard reklam tabelalarına asılamadı. El tanıtım brosürleri seçime 10 gün kala ancak ilçeye geldi" diye bağırmaya baslayınca, bu kisi telefonu yüzüme kapattı. Beni arayan numarayı kayıt etmedigim için hatırlamıyorum.”
MURAT ÇULTU’NUN İFADESİNDEN:
“Bir önceki dilekçelerde Serda Tandogan Kuru'nun ifadesinde yer alan araçta kendisine gelen telefonun kimden geldigini bilmediğini söylemisti, bu sahsın halen Osmangazi Belediye Baskanı ve Kurultay Delegesi olan Erkan Aydın'ın aradıgını ben tespit ettim." dediği”
Not: “İddiası” şeklinde yazma sebebim, ismi geçen kişilerin belirli vaatler karşılığı oylarını Özgür Özel’den yana değiştirdikleri diye itham edilme sebebiyledir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Pelin ÇIRPAN
Şaibeli kurultay(?!) iddianamesi, Bursa ayağı
İddianame yaklaşık 40 sayfa, sadece Bursa ile ilgili kısmına yer vereceğim.
Tek tek herkesle görüşüp, sayfalarca yazması biraz zor ve uzun oldu, gerçekleri öğrenmek isterseniz sizler de okurken biraz vakit harcamak zorunda kalacaksınız.
İddianamede Kemal Kılıçdaroğlu mağdur sıfatında ve 12 kişi arasında Bursa da sanık olarak ağır cezada yargılanacak 2 kişi var.
CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ve Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın.
Bursa ile ilgili iddianamede tanık olarak iddialarda bulunan 3 kişi var. Erkan Çakır, Serda Tandoğan Kuru ve Murat Çultu.
CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş konusunda bursasaati.com yazarı Yüksel Baysal’ın köşe yazısında belirttiğinin üstüne yazacak başka da yorum yok:
“CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş'ın, kendisini suçlayan, iftira atanlara karşı suç duyurusunda bulunmak dışında bir suçu yok.
Oğlunun İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne alınması konusuna gelince, yetenek sınavı dahil pek çok sınavdan geçerek Kültür A.Ş’de işe girmesi dışında bir veri de yok. Rüşvet aldığına ilişkin iddia MASAK raporu ile çürütüldü. Yani Nihat Yeşiltaş’ın hesabına gelen para yok.”
Yazının tamamını www.bursasaati.com sitesinden okuyabilirsiniz.
Ben bu yazımda menfaat karşılığı Özgür Özel’e oy verildi ya da oylar değiştirildi kısmına yer vereceğim.
Öncelikle şunu belirteyim zaten ilçe başkanlarının kurultay delegesi olarak yazılması hepimizin bildiği üzere gayet normaldir.
İDDİALAR VE YANITLARI
Zaten Haşim Öztürk Gürsu ilçe başkanı idi ve Gürsu gibi zor bir ilçede çok aktif çalışmalar yaptı, kazanılması en zor ilçelerden birinde ilçe başkanının aday yapılması da gayet normaldi. Bunun yanında sürekli alanlarda ve sokaklarda olduğu için sokağın “değişim” talebini görüyordu ve başından beri de Özgür Özel’i destekliyordu. Yani her hangi bir menfaat karşılığı oyunu da değiştirmişliği yok. Besaş yönetim kurulu üyeliği de zaten kendi mesleği ile alakalı bir konu.
Yaşar Aslan Orhaneli gibi yine zor bir yerde senelerce ilçe başkanlığı yapmış ve hatta kendisi ile uzunca bir süre çalışma imkânı bulduğum içinde rahatlıkla yazabiliyorum, Orhaneli de kapı kapı herkesin adını bilen, saygı ile anılan bir ailedir. Yaşar Aslan sadece seçim zamanı değil, her zaman alır eşini de yanına kapı kapı tüm ilçedeki dostlarını –onlar artık komşu değil dost olmuşlar- her daim ziyaret eder. Burfaş yönetim kuruluğu üyeliği bana göre az bir mevkii’dir kendisi için hatta son seçimde –gözlemlerime göre- belediye başkan adayı yapılmalıydı. Ailece bu partiye yıllarını vermiş, tam bir CHP beyefendisidir.)
Oğlu Mustafa Aslan –aynı mahallede oturmamızdan dolayı- çok iyi tanıdığım gerçek bir CHP’li. Mustafa Aslan babasından ya da ailesinden kaynaklı değil; emekleri ile CHP’de konumlar elde etmiş herkes tarafından sevilen biridir. 2014’lü yıllarda CHP Nilüfer İlçe yönetiminde bulunmuş ve en çalışkan ilçe yöneticilerinden biri olmuştur. Ve örgüt kendisini ödüllendirmiş, geçen dönem meclis üyesi seçmiştir (Aralarına kontenjanlar girdiği için sıralama düşmüş ama sonra yedeklerden asile geçmiştir) 2.oğlu Yusuf Aslan Kültür A.ş yönetim kuruluna alındı iddiası ise tamamen yalandır. Yaşar Aslan’ın 2.oğlu Nosab’da oto yan sanayide kalite kontrol şefi olarak çalışmakta. Herhangi bir iştirak şirketi ya da belediyelerle bağlantısı bile yok.
(Bu aile alanlardan, sokaklardan geldikleri için ve halkın nabzını tuttukları için “değişim” talebini de gözden gelemezdi. Yani bir vaat konusunda oy değiştirecek insanlarda değil, aksine başından beri Özgür Özel’e oy kullanacağı netti Yaşar Aslan’ın.)
Elifnur Yamak Gençlik Kolları İl Başkanı idi (kendisinin nasıl göreve geldiği tartışılır) Fakat Gençlik kolları il başkanlığına layık görülen bir kişinin, belediye meclis üyesi yazılması gayet doğaldır. Ayrıca kendisi yedek üye iken, Grup sözcüsü Av.Alptuğ Memişoğulları’nın vefatı ile asil yönetimde kendine yer buldu.
Şükrü Aksu tam 33 yıllık partili, gençlik kollarından gelme bir siyasetçi. Yaklaşık 7-8 defa Delegeliği yapmış hatta Türkiye’de belki 2 ilçede ilçe başkanlığı yapmış nadir kişilerden biri. Biri Gemlik biri de Kestel. 10 yıl ilçe, 5 yılda büyükşehir meclis üyeliği yapan ve Gürhan Akdoğan döneminde örgütten sorumlu başkan yardımcılığı yapan bir kişinin aklına, oy değiştirmesi için herhangi bir kişi girebilir mi?
Şükrü Aksu telefon konuşmamızda üstüne basa basa şunu söyledi. "Ben Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verdim ama Özgür Özel’i destekleyen arkadaşlarımın haksızlığa uğramasına gönlüm razı değil. Beni kimse ne öneride bulunmak için ne de kime oy vereceksin diye aramadı bile. İddianameyi okudum ve gerçekten boş iddialar, aslında konuşmaya bile değmez. Cumhuriyet Halk Partisi delegeleri 3-5 menfaat sağlamak adına oyunu değiştirmez."
Nilüfer’de çalışmakta olan kızını sorduğumda ise, kızının işe kurultaydan 2 sene önce girmiş olduğunu, 2 üniversite mezunu olduğunu belirtti.
“Ve ayrıca iddianamede yer alan isimler arasında da Kemal Bey’i destekleyen bir çok arkadaşımız da var” diye de ekledi.
2015 yılında Nuray Çohan önseçimden 8.sıra çıkmış Milletvekili adayı idi. Kurultay delegesi yapılması gayet doğal. Recep Çohan ise Osmangazi ilçe başkanlığı yapmış, konularında da gayet uzman mimar bir aile. Kültür A.ş ya da meclis üyeliklerine ihtiyaçları olmayıp aksine CHP meclisine liyakat ile katkı koyacakları aşikar iken, ne sebeple bu konumlar oy değiştirsinler? Çok mantıksız.
Dilan Orhan işe kurultaydan 1,5 sene sonra alındı. Üniversite mezunu ve ayrıca bazı rahatsızlıklarından dolayı kemoterapi vs almakta olan parti emekçisi bir genç. Parti ona sahip çıkmayacak da kime çıkacak. Kurultayın üzerinden 1,5 yıl geçmiş, aslında oyunun rengi de belli ve herhangi bir vaat içinde oy değiştirmemiş biri, zaten verilen herhangi bir vaat de olmadığını kendisi de belirtti.
Mehmet Uğur Sertaslan geçen dönem Gemlik Belediye Başkanlığı yapmış biri ve hatta bu benim tahminim oyunu Kılıçdaroğlu’ndan yana da kullanmış olabilir ama üstteki konumlar için de oyunu değiştirecek, satacak biri de değil. Ve ayrıca zaten belediyeler alınmamış bile henüz, neyin pazarlığı yapılacak?
Oktay Kartalkaya gençlik kollarından beri parti emekçisidir. Ayrıca Mustafa Bozbey'e de yakın bir isimdir. Mustafa Bozbey ilk oylamada Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdiği halde nasıl böyle bir vaatte bulunacak, seçimin de kazanılıp kazanılmayacağını aylar öncesinden mi tahmin edip koltuk dağıtacak?
Hikmet Şevik ömrünü partiye vermiş, kendisi ’89 dan, babası 73 den bu yana siyasette aktif emek vermiş kişilerdir. Eşinin k.delegesi yazılması ise kadın kotası sebebi iledir. Sendika geçmişi, şube başkanlıkları yapmış hatta kendi mahallelerini de ekip arkadaşları ile çalışmaları sonucu, seneler önce AKP’lilerin elinden almış kişilerden biridir. Oğlu Arkeog’dur ve Osmangazi Belediyesi’nde çalışmaktadır, bunda da tuhaf bir durum yoktur.
Kendileri ile görüştüğümde ne Erkan Aydın ne de mevcut ilçe başkanının kurultay ile ilgili herhangi bir telkinde dahi bulunmadığını net olarak belirtmiştir.
Öncelikle şunu belirteyim, bu iddiaların hepsinde bir vaat karşılığı Özgür Özel’e oy verildiği söylenmiş. Fakat Şadi Özdemir geçmişte CHP İl Başkanlığı yapmış ve adaylar belirlendiğinden beri Özgür Özel’e destek olacağını açık açık beyan etmiştir. Yani yine herhangi bir vaat karşılığı oy değiştirme konusu yoktur.
Ayrıca Nilüfer Belediyespor başkanı Muharrem Or ile görüştüğümde de Şadi Özdemir’in kardeşi İlker Mehmet Şener’in atama ile değil, seçimle genel kurula geldiğini ve yönetim arasındaki oylama ile as başkan yapıldığını belirtti. Şener hakkında en çalışkan, en çok koşturan kişilerden biri olduğunu da eklemek istedi.
Buraya bir not daha düşmek isterim, İlker Mehmet Şener ile yıllardır aynı mahallede oturuyoruz ve her çalışmada, her etkinlikte, senelerdir omuz omuza çalıştık. Yıllar öncesinden bu yana, abisi belediye başkanı olmadan çok seneler önce CHP’nin emekçilerinden biridir. Bir konuma gelmesi için abisine ihtiyacı yoktur ki zaten görüldüğü üzere yönetime de atama ile değil, seçimle gelmiştir.
En çok güldüğüm ifadelerden biri de bu, adam yıllardır Harmancık’da ilçe başkanlığı yapıyor. Ayrıca geçen dönem de Belediye Başkan adayı idi ve hatta beraber çokça çalışmışlığımız da vardır.
O zaman geçen dönemden mi söz verildi kendisine oyunu Özgür Özel’e verirsen seni aday yapacağız diye?
Zaten Harmancık’da ilçe başkanı bile zor bulunan yerde hem kendisi Jeoloji Mühendisi, eşi Melda Arıkan’da eczacı olan kişiden daha iyi aday bulunabilir miydi?
Başkanlığı için geçen dönem koyulan tuğlalara, bu dönem yenileri eklenerek Harmancık’da da sonunda başarı sağlandı ve CHP bir belediye daha eklemiş oldu.
Yani şimdi bunun neresi iddia diye dosyaya giriyor? Aslında sadece bu değil, tüm bu iddiaların ne kadar boş olduğu gayet net değil mi?
Mustafa Güven ’92 CHP kurucularındandır. Ömrünü partiye adamış kişilerden biridir. Zaten Osmangazi Belediyesi o dönem AKP’de kazanılıp kazanılmayacağı belli bile değil iken böyle bir pazarlık söz konusu olabilir mi? Ayrıca torunu da engelli bir gençtir ve engelli kadrosundan alınmıştır. El insaf!
En çok üzüldüğüm konulardan biri de rahmetli olmuş yani kendisi konulara yanıt veremeyecek bir kişinin sanki bir vaat karşılığı belediye meclis üyesi yapılmasına yönelik iddialar.
Babası Ahmet Memişoğulları bu partide 12 senelik ilçe başkanlığı yapmış biri ve kurultay delegesi olması da gayet doğal bu bir.
İkincisi ise Av. Feyyaz Alptuğ Memişoğulları geçen dönem 4.sıradan da meclis üyesi idi. Hatta bu dönem sıralaması da 13 idi.
Bir vaatte bulunup sıralamasını mı düşürdüler bu vaat karşılığı?
Ayrıca babası Ahmet Memişoğlu başından beri Özgür Özel’i desteklemiştir, bunu da açıkça beyan etmiştir.
Bu da gerçekten çok ilginç iddialardan biri olarak tarihe geçmeli. Mustafa Bozbey zaten geçen seçimde adaydı ve çok az farkla seçim kaybedildi, tabi o etkenleri de hepimiz biliyoruz. Bu seçimde de gösterilecek en mantıklı adaydı ve ayrıca zaten Kemal Kılıçdaroğlu adaylığını çok öncesinde ilan etmişti.
Ve kurultayda hepimiz biliyoruz ki sanıyorum ki vefa gereği Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekledi.
Ayrıca zaten adaylığı çoktan ilan edilmiş ve kazanmaya en yakın aday olan birinin herhangi bir vaat alması da söz konusu olamaz.
Zaten geçen dönemde adaydı, bu dönemde aday olacaktı, bu net.
Bu konunun en mağduru Erkan Aydın (bir de elbette ki Nihat Yeşiltaş) olduğu için yazımın sonuna onu bıraktım. Bu saçma sapan iddialar yüzünden ağır ceza da yargılanacak. Sebep ise milletvekilliği yapmış olması. İyi de Erkan Aydın son kurultay dönemi sade bir üye milletvekili değil.
Ayrıca 3.döneminde belediye başkanlığını kazanmış bir isim, şimdi sürece bir bakalım, Erkan Aydın'ın aday olduğu süreçteki oy oranları:
2014- %31,6
2019- %45,5
2024- %46,7
Bursalılar bilir, Osmangazi’nin alınması zor ama alınır ise diğer belediyelerin kazanılmasına vesile olan bir ilçedir.
Geçen dönemki adaylığında kendisinin çalışmalarında birebir yanındaydım, insanlarla diyaloğuna, insanların ona sevgisine, mütevaziliğine, herkesin sorunu ile ilgilenmesine birebir şahit oldum.
Kazanamayınca küsüp bırakmadı, hep bir daha denedi, seçimden seçime ortaya çıkmadı, hep derim ilmek ilmek işledi kendisi ve yanındaki ekip arkadaşları.
Bu başarı da boşuna elde edilmedi. Uzun yılların çabası çalışması sonucunda hakettiği Osmangazi Belediye Başkanlığı koltuğuna da sonunda oturdu. Adı hiçbir usulsüzlük ya da yolsuzluk hikâyelerinde geçmedi, herkesin takdir ettiği kadar barışçıl, şikâyet etmeden işine bakan bir süreç izledi.
Elbet yıpratılmaya çalışılacaktı, her zaman başarılı insanların başına geldiği gibi.
Milletvekilliği yapmış, herkes tarafından sevilen, oyları her daim arttırmış ve adaylığı zaten öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu tarafından ilan edilmiş birinin herhangi bir vaat vermesi ya da vaatte bulunması ya da rüşvet teklif etmesi mümkün mü?
Nerede bunların kanıtı duydum, gördüm, tespit ettim. Nasıl ettin?
“Asliye Ceza Mahkemesi;
- Şüpheli Erkan Aydın’ın milletvekilliği yapmış olması
- Şüphelilere yüklenen eylemin aynı zamanda “Rüşvet Suçu” kapsamında değerlendirilebilecek olmasından ötürü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama yapılmalı gerekçesiyle dosyayı “Ağır Ceza Mahkemesi”ne gönderme kararı verdi.”
Bu rüşvet suçu kısmı nereden çıktı diyecek olursanız iddianameden 2 bölüm paylaşacağım sizlerle:
“Yolda giderken benim cep telefonumdan kendisini daha önce tanımadıgım bir kisi aradı, telefonu açtıgımda beni tanıyan bir kisi edasıyla konusarak telefonda bana hitaben "sen bu oylamada kritik bir yerdesin, 12 tane kurultay delegesi getirebilecegini, Özgür Özel lehine bu delegeleri ikna edebilecegini biliyorum, bu gayretinin karsılıgında 300 mü dersin 500 mü dersin, istedigin iban numarasını ver parayı oraya hemen göndertelim" deyince ben bu duruma sinirlenip kendisine hitaben telefonun da hoparlerini açarak " madem partinin bu kadar çok parası vardı, 14 Mayıs ve 24 Mayıs seçimleri sırasında bu paralar neredeydi. Neden göndermediniz, benim ilçemde Kemal Kılıçdaroglu'nun afisleri bilboard reklam tabelalarına asılamadı. El tanıtım brosürleri seçime 10 gün kala ancak ilçeye geldi" diye bağırmaya baslayınca, bu kisi telefonu yüzüme kapattı. Beni arayan numarayı kayıt etmedigim için hatırlamıyorum.”
“Bir önceki dilekçelerde Serda Tandogan Kuru'nun ifadesinde yer alan araçta kendisine gelen telefonun kimden geldigini bilmediğini söylemisti, bu sahsın halen Osmangazi Belediye Baskanı ve Kurultay Delegesi olan Erkan Aydın'ın aradıgını ben tespit ettim." dediği”
İddianamedeki ifadeler değiştirilmeden birebir kopyalanmıştır. Yorumu sizlere bırakıyorum.
Not: “İddiası” şeklinde yazma sebebim, ismi geçen kişilerin belirli vaatler karşılığı oylarını Özgür Özel’den yana değiştirdikleri diye itham edilme sebebiyledir.