TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Nihat Yeşiltaş

haberalmedya - Nihat Yeşiltaş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nihat Yeşiltaş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Başkan Yeşiltaş: Yoksulluğu, adaletsizliği hep birlikte ortadan kaldıracağız Haber

Başkan Yeşiltaş: Yoksulluğu, adaletsizliği hep birlikte ortadan kaldıracağız

CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş Gemlik’te ziyaretlerde bulundu. Yeşiltaş ilk olarak İl Yöneticileri ve İl Kadın Kolları Başkanı Nigar Bölüker ile birlikte Gemlik İlçe Başkanlığını ziyaret ederek partililerle bir araya geldi. ÖN SEÇİM MESAJI Konuşmasında CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının 23 Mart Pazar günü ön seçimle belirleneceğini hatırlatan Yeşiltaş, 1 milyon 700 bin üyeyle birlikte sandık başına gideceklerini söyledi. Yeşiltaş, “86 milyon yurttaşımızın geleceği, yoksulluğun son bulması, adaletsizliklerin, hukuksuzların ortadan kaldırılması için ön seçimde kullanacağımız oylar çok önemli. Çünkü 23 Mart’tan sonra Türkiye’de çok başka şeyler konuşulacak.” diye konuştu. ESNAF ZİYARETİ Yeşiltaş daha sonra İlçe Başkanı Servet Pehlivan’ın ve partililerin de katılımıyla esnaf ziyareti gerçekleştirdi. Esnafın sorunlarını, yurttaşların Ramazan ayında yaşadıkları zorlukları dinleyen Yeşiltaş, “Ramazan ayı bereket ayıdır ancak AKP iktidarı vatandaşın sofrasında huzur, bereket bırakmadı. Geçtiğimiz ramazan ayından bu seneki ramazan ayına kadar sofralara gelen tüm gıda ve yiyeceklerde ciddi oranda artış söz konusu. Asgari ücret 22 bin 104 lirayken, en düşük emekli aylığı 14 bin 469 lirayken, açlık sınırı 22 bin 131 lira, yoksulluk sınırı 72 bin 88 lira. Tablo böyleyken milyonlarca asgari ücretli, emekli, genç ramazan sofrasını nasıl kuracağını kara kara düşünüyor. Sorunların çözümü halkın iktidarı. İlk seçimde halkı düşünmeyenleri göndereceğiz, yoksulluğu da adaletsizliği de hep birlikte ortadan kaldıracağız” dedi. Ziyaretlerin ardından Yeşiltaş, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Gemlik sahilinde kurduğu 3000 kişilik iftar sofrasına katıldı ve yurttaşlarla birlikte oruç açtı.

Nihat Başkan'dan sert açıklama: Utanmamışlar! Haber

Nihat Başkan'dan sert açıklama: Utanmamışlar!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel önceki dönem Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın imzasıyla yapılan ödemeleri hatırlatarak, "Ey Bursa Cumhuriyet Başsavcısı. Ey Hakimler Savcılar Kurulu. Onun başkanı Adalet Bakanı. Onu atayan Recep Tayyip Erdoğan. Bu sadece Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın imzasıyla ödedikleri. Bunlara soruşturma başlatacak mısın, yoksa bu millet gelip senin alnını mı karışlasın?" ifadelerini kullanmıştı. CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, sosyal medyada yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kulandı: "Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, grup toplantımızda Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin geçmiş dönem özel kalem bütçesinden AKP, MHP, BBP, DSP, HÜDA PAR, Ülkü Ocakları, TÜGVA gibi çeşitli siyasi oluşumlar için 15,5 milyon TL harcama yapıldığının tespit edildiğini belirtti. Bursa'nın alın teriyle kazandığı kaynak, Bursalıların vergileriyle oluşturulan bütçe geçmiş dönemde adeta bir parti kasasına dönüştürülmüş! Eski Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, belediye bütçesini kullanarak yalnızca kendi seçim kampanyasını değil, AKP ve diğer bazı siyasi yapıların harcamalarını da karşılamış. AKP'nin toplantıları, seçim çalışmaları, özel kokteyller, promosyon masrafları ve hatta diğer partilerin yemek giderleri bile Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin kasasından ödenmiş. Bursalıların kaynağını kendi siyasi ikballeri için kullanmaktan utanmamışlar! Biz, Bursa'nın hakkını savunanlar olarak bir an önce bu usulsüz harcamaların hesabının sorulmasını talep ediyoruz. Hemşehrilerimize de mesajım şu: Artık Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursalıların hizmeti için var; belli siyasi grupların seçim kampanyalarına, yemeklerine, toplantılarına finansman sağlamak için değil! Sosyal ve halkçı belediyecilik ile Bursa'nın parası, Bursa'nın gençleri, kadınları, esnafı, emekçisi, çiftçisi, ve emeklisi için harcanıyor, harcanmaya da devam edecek! Bursa'nın kaynağı artık Bursalıların!"

CHP BURSA İl BAŞKANI YEŞİLTAŞ: “EĞİTİMDE SORUN ÇOK, ÇÖZÜM ÜRETEN YOK” Haber

CHP BURSA İl BAŞKANI YEŞİLTAŞ: “EĞİTİMDE SORUN ÇOK, ÇÖZÜM ÜRETEN YOK”

CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, bugün başlayan 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı’nın ikinci döneminin ilk gününde eğitim sisteminde yaşanan sorunlara ve çözüm önerilerine ilişkin CHP Bursa İl Başkanlığı binasında basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına, İl Yöneticileri, İl Kadın Kolları Başkanı Nigar Bölüker, İl Gençlik Kolları Başkanı Berkcan Bora, Kadın Kolları MYK Üyesi Fatma Özgür, Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin ve partililer katıldı. Yeşiltaş, Bolu Kartalkaya’daki yangında ihmalkarlık ve denetimsizlik yüzünden hayatını kaydedip, okulunda ikinci döneme başlayamayan 36 çocuğun olduğunu ifade ederek, “Bu felaketle birlikte okulların ve yurtların güvenliğini bir kez daha düşünmeliyiz. Defalarca uyarmamıza rağmen hiçbir tedbir alınmaması nedeniyle, okul kazaları, afetler, acil durumlar, iş güvenliği, trafik güvenliği, okul güvenliği ve dış alan güvenliği gibi konulardaki yetersizlikler çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin canına mal oluyor.” dedi. “OKULLAR YETERİNCE DENETLENMİYOR” Müfettişlik sisteminin tarumar edilmesiyle birlikte okulların yeterince denetlenmediğini vurgulayan Yeşiltaş, “Öyle ki, 2 Eylül’de birinci sınıfa başlayacak olan Miray Aslan çocuğumuz okul bahçesinde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. 16 yaşındaki Mehmet Eren Parlak arkadaşı tarafından okulda tabanca ile vurularak öldürüldü. Sibel Turan öğretmenimiz iş güvenliği ve yeterli personel olmadığı, İbrahim Oktugan öğretmenimiz ise okul güvenliği olmadığı için hayatını kaybetti. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bölgede yaşayan yurttaşlarımızın, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin sorunları çözülmedi.” ifadelerini kullandı. “ÇOCUKLAR OKULA AÇ GİDİYOR” Geçtiğimiz öğretim döneminde okulların fiziki olarak eğitime uygun hale getirilmediğini, temizlenemediğini, çocukların nitelikli eğitim alamadığını, okulların güvenliği sağlanamadığını, öğretmenlerimiz atanmadığını, mülakatla mağdur edildiğini söyleyen Yeşiltaş, çocukların ayrıca okullara aç gittiğini ve temiz suya erişemediğini, MESEM’lerde hayatını kaybettiğini belirtti. Yeşiltaş, Milli Eğitim Bakanlığı’na yaptığı çağrıda şu önerileri sıraladı: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adı verilen, pilot çalışması bile yapılmadan okullarda uygulanmaya başlayan öğretim programlarını geri çekin. ÇEDES protokolü ile pedagojik formasyonu olmayan kişilerin okullara girmesini, çocuklarımıza uygun olmayan etkinlikler yaptırmasını engelleyin. Çocuklarımızın okullarda temiz içme suyuna erişimini sağlayın. Bir öğün ücretsiz okul yemeği verin. Kantinlerde satılan yiyecekleri ve fiyatlarını kontrol altına alın. Asgari ücretin yarısına, yarı zamanlı çalışan temizlik personeli ile okulları temizleyemezsiniz. Çocuklarımızın sağlığı ve güvenliği için kadrolu temizlik personeli ataması yapın. Çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin okullardaki güvenliğini sağlayın. Her okula bir güvenlik görevlisi görevlendirin. Çocuklarımızın ucuz işgücü olarak kullanıldığı, yaralandığı ve öldüğü MESEM programına son verin. Birleştirilmiş okul uygulaması ve ikili eğitim yüzünden çocuklarımız hem ders saatlerinden kayıp yaşıyor hem de karanlıkta okula gidip gelmek zorunda kalıyor. İkili eğitimi sonlandırın, tüm okullarda tam gün eğitime geçilmesini sağlayın. Kapatılan köy okulları yüzünden taşımalı eğitime mahkum edilen çocuklarımız, taşımalı eğitimin kapsamının daraltıldığı yönetmelik değişikliğiyle bir kez daha mağdur edildi, yurtlarda kalmaya mecbur bırakıldı. Her çocuğun okula güvenle ulaşmasını sağlayın, köy okullarını açın. En az bir yıl okul öncesi eğitim her çocuk için zorunlu ve ücretsiz olmalıdır. Okul öncesi eğitimde katkı payı uygulamasını kaldırın. Devlet okullarında yaşanan sorunlar yüzünden özel okullara mecbur bırakılan velilere dayatılan fahiş ücretleri denetleyin, kontrol alına alın. Özel okullarda emeği sömürülen, asgari ücrete çalıştırılan öğretmenlerimiz için taban maaş düzenlemesi yapın. Engelli öğretmenlere, rehber öğretmenlere, KPSS mağduru öğretmenlere, mülakat mağduru öğretmenlere, depremzede öğretmenlere verdiğiniz sözleri yerine getirin. Gerçek ihtiyaç kadar kadrolu öğretmen ataması yapın. Diplomasını almış öğretmenler yeniden aday statüsüne düşürülemez. Milli Eğitim Akademisi adı verilen öğretmenlerin diplomasını çalma projesinden derhal vazgeçin. Yeşiltaş Bursa’da mülakata giren öğretmenlerin diğer illere göre farklı bir uygulamayla hak kaybına uğradığını söyledi. Yeşiltaş, “Okullarını derecelerle bitirmiş, KPSS’den çok yüksek puan almış pırıl pırıl gencecik öğretmenlerimize, sözüm ona mülakat dedikleri adaletsiz bir yöntem ile düşük puanlar vererek atanmalarını engellediler.” dedi. BURSA’DA 40’A YAKIN OKUL YIKILDI Yeşiltaş, Bursa’da son 20 yılda 40’a yakın okulun yıkıldığını hatırlatarak, “Güzelim ülkemizi betona boğan bu iktidar okulları bahaneler ile yıktı. Peki yerine yenilerini yaptı mı? Maalesef hayır. Yeniden yapılan okul sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Bakın bir örnek paylaşayım. Yedi yıl önce içinde Cumhuriyet şehidimiz Kubilay’ın da anma büstünü barındıran Çelebi Mehmet Lisesi’ni yıktılar. Tüm öğrencilerini Yıldırım Beyazıd Lisesi’ne taşıdılar. Şimdi ise Yıldırım Beyazıd Lisesi’ni yıkacaklarını söyleyerek tüm lise öğrencisi çocuklarımızı Setbaşı Ortaokulu’na taşıyorlar. Üstelik 2. Dönemin başlamasına birkaç gün kala velilere bu değişikliği bildirip, konuyu oldu bittiye getirmeye çalışıyorlar. Hem veliler hem de çocuklarımız perişan…25 kişilik sınıflarında okurken, taşınma sonrası 40 kişilik sınıflarda LGS’ye hazırlanmaya çalışacak yüzlerce öğrencimiz ve aileleri mağdur” ifadelerini kullandı. Yeşiltaş konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Milli Eğitim Bakanı’nın tarikatları okullarımıza yerleştirme projesi olan ÇEDES yetmezmiş gibi çocuk işçiliğine devlet eliyle resmiyet kazandıran MESEM projesini de tüm uyarılarımıza rağmen yıllardır devam ettiriyorlar. Uyarılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu 16 Ocak günü bir kez daha gördük. Bursa Yıldırım’da yaşayan 17 yaşındaki bir öğrencimiz, MESEM projesi kapsamında staj yaptığı Küçüksanayi Bölgesindeki bir işletmede iş güvenliği eğitimleri aldırılmadan görevlendirildiği kendi eğitim alanı dışındaki bir bölgede ciddi bir iş kazası geçirdi. Çocuğumuzun hayatta olması en büyük tesellimiz… Tekrar söylüyoruz daha büyük acılar yaşanmadan çocuklarımızın, velilerimizin, öğretmenlerimizin hayatlarını karartan uygulamalara bir son verin"

Yeşiltaş, “AKP’nin gazeteciliği baskı altında tutarak kontrol altına alarak toplumu susturmayı amaçlayan bu otoriter yönetim anlayışı, tarihe bir utanç vesikası olarak geçecektir” Haber

Yeşiltaş, “AKP’nin gazeteciliği baskı altında tutarak kontrol altına alarak toplumu susturmayı amaçlayan bu otoriter yönetim anlayışı, tarihe bir utanç vesikası olarak geçecektir”

CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nedeniyle açıklama yaptı. Yeşiltaş açıklamasında AKP iktidarı boyunca gazetecilerin birçok haklarının geri alındığına, çalışma koşullarının zorlaştırıldığına, baskı politikaları sonucu gazetecilerin sindirilmeye çalışıldığına dikkat çekerek şunları kaydetti: 10 Ocak, gazetecilerin hak arayışıyla kazandıkları zaferin simgesi haline gelmiş, ancak yıllar içinde bu zafer, kutlamadan çok bir mücadele gününe dönüştü. 1961 yılında sendikal dayanışma ve örgütlenme ruhuyla kazanılan haklar, gazetecilerin patronlara karşı verdiği mücadeleyi temsil ederken, sonraki yıllarda antidemokratik uygulamalar, darbe rejimleri ve neoliberal politikalarla bu ruhun büyük ölçüde yıpratıldığı açıkça görülüyor. Bugün gazeteciler, yalnızca ekonomik ve sosyal haklarının gasp edilmesiyle değil, aynı zamanda basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve editoryal bağımsızlık gibi mesleğin özüne yönelik sistematik saldırılarla mücadele etmek zorunda kalıyor. İşsizlik oranlarında gazetecilik mezunları en üst sıralarda yer alırken, medya sektörü belirli sermaye gruplarının kontrolüne geçerek daraldı, kayıt dışı çalışma ve düşük ücret politikaları yaygınlaştı. Bu durum, gazetecilik mesleğini her geçen gün daha da zorlaştırıyor. “DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BÜYÜK BASKI ALTINDA” Demokrasinin temel taşlarından biri olan düşünce ve ifade özgürlüğü ise günümüz Türkiye’sinde büyük bir baskı altında. Halkın doğru haber alma hakkını koruması gereken özgür basın, mevcut iktidarın elinde adeta susturuldu, medya üzerindeki denetim araçları sistematik bir sopa haline getirildi. AKP iktidarı, basını kontrol altına almak için İletişim Başkanlığı, RTÜK ve Basın İlan Kurumu gibi araçları kullanarak özgür medya organlarını susturmakta, bağımsız gazetecilik yapanları ise hedef gösteriyor. Bu yöntemlerle yetinilmediğinde yargı devreye sokulmakta, gazeteciler gözaltına alınmakta, tutuklanmakta ya da ev hapsi cezasına çarptırılarak sindirilmeye çalışılıyor. “GAZETECİLİK MÜCADELE BİÇİMİ HALİNE GELDİ” Sosyal medya platformları ve bağımsız haber üreticileri de bu baskılardan etkileniyor. Eleştirel haberlere içerik engelleme ve gazetecilere yönelik gözaltılar, halkın haber alma hakkını yok etmeye yönelik adımlar olarak ortaya çıkıyor. Bugün Türkiye’de gazetecilik yapmak, yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda bir mücadele biçimi haline geldi. Gerçekleri yazmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve halkın vicdanı olmak isteyen gazeteciler, baskılar altında "ateşten gömlek" giymeye zorlanıyor. “GAZETECİLİĞİ SAVUNMANIN YOLU BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMADAN GEÇİYOR” 1961'de elde edilen kazanımların ışığında, bugün gazeteciliği savunmanın yolu birlik, mücadele ve dayanışmadan geçiyor. AKP’nin gazeteciliği baskı altında tutarak kontrol altına alarak toplumu susturmayı amaçlayan bu otoriter yönetim anlayışı, tarihe bir utanç vesikası olarak geçecektir. Gazeteciliğin suç olmadığı, özgür basının toplumu aydınlattığı bir Türkiye’ye olan inancımızla; gerçekleri yazmaktan asla vazgeçmeyen tüm basın emekçilerini selamlıyorum.

Başkan Bozbey, Çalışan Gazeteciler Günü’nde basın mensuplarıyla buluştu Haber

Başkan Bozbey, Çalışan Gazeteciler Günü’nde basın mensuplarıyla buluştu

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla basın mensuplarıyla buluştu. Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki programa Başkan Mustafa Bozbey’in yanı sıra CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP Bursa Milletvekilleri Hasan Öztürk ve Orhan Sarıbal, PM Üyesi Canan Taşer, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Genel Sekreter Yardımcıları Mehmet Yıldız, Ali Altunsoy, Mehmet Emin Direkçi, basın meslek kuruluşlarının yöneticileri, yerel ve ulusal medya temsilcileri katıldı. “Basın özgürlüğü, demokrasiye olan inancı güçlendirir” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, tarafsız ve güvenilir habercilik uğruna verilen mücadelede, dayanışma bilinciyle her zaman basın emekçilerinin yanında olduğunu söyledi. Gazeteciliğin, topluma karşı duyulan güçlü bir sorumluluğun ifadesi olduğunu belirten Başkan Bozbey, 10 Ocak 1961'de kabul edilen 212 sayılı Basın Yasası’nın gazetecilerin meslek onurunu korumayı amaçlayan önemli bir adım olduğunu ifade etti. Toplumun aynası olan basının, demokrasinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu dile getiren Başkan Bozbey, “Özgür bir basın olmadan, halkın bilgiye erişimi ve yönetenlerin denetlenmesi mümkün değildir. Basın özgürlüğü, toplumun adalete, eşitliğe ve demokrasiye olan inancını güçlendirir. Sorumlu, şeffaf ve tarafsız gazetecilik, özgür bir toplumun en güçlü dayanağıdır. Doğru habercilik anlayışı ve etik ilkeler, basının güçlü bir şekilde ayakta kalması için her zaman önemlidir. Bilgi kirliliğine karşı mücadele ederek hakikatin ışığında bir toplum oluşturmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Bizler Bursa'mızda basının, geçmiş dönemlerdeki gibi baskı altında değil, özgürce kendisini ifade etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak, eleştirilerin ve önerilerin değerli olduğunu biliyoruz. Yaptığımız işlerde bizlere yol gösterdiğini, eksikleri görmemizi sağladığını biliyoruz” dedi. “Birlikte daha güzel yarınlara ulaşacağız” Basın emekçilerinin tüm zorluklara rağmen hakikatin peşinden gitmeye devam ettiğini söyleyen Başkan Bozbey, basın sustuğunda toplumun sesinin kısılacağını, gerçeklerin karanlıkta kaybolacağını anlattı. 10 Ocak’ı dayanışmayı büyütmek için bir fırsat olarak gördüğünü söyleyen Başkan Bozbey, “Gerçeğin peşinden giden tüm basın emekçilerinin emeğini ve cesaretini kutluyorum. Basının susturulmadığı, gazetecilerin fikirlerini özgürce ifade ettiği, halkın doğru bilgiye kesintisiz ulaşabildiği bir gelecek için yanınızdayız. Özgürlük, demokrasi ve adalet mücadelesini birlikte büyüterek çok daha güzel yarınlara ulaşacağız” dedi. Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, basın özgür olmadığında halkın gerçek haber alma hakkının gasp edileceğini ifade etti. 10 Ocak’ı basın emekçilerinin sorunlarını ortaya koyma, tartışma ve yüksek sesle kamuoyuna duyurma günü olarak gördüğünü dile getiren Sarıbal, medya mensuplarının yaşadığı sıkıntılara dikkat çekti. Bursa Milletvekili Hasan Öztürk, bağımsız ve özgür basının önemine değindi. Özgür basının, güçlü bir Türkiye ve güçlü bir demokrasi için teminat olduğunu söyleyen Öztürk, önemli bir değişim geçiren medyanın toplumun aydınlatılmasında önemli bir rol oynadığını hatırlattı. CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, gazetecilerin zor şartlar altında ve ciddi tehlikelerle karşı karşıya kalarak görev yaptığını söyledi. Karanlıklardan yine omuz omuza vererek birlikte çıkacaklarını belirten Yeşiltaş, Cumhuriyet Halk Partisi’nin her zaman basın emekçilerinin yanında olacağını dile getirdi.

CUMHURİYET HALK PARTİSİ BURSA İL BAŞKANI NİHAT YEŞİLTAŞ’TAN KOZAĞACI'NDA YAPILMAK İSTENEN KÖMÜR OCAĞINA TEPKİ Haber

CUMHURİYET HALK PARTİSİ BURSA İL BAŞKANI NİHAT YEŞİLTAŞ’TAN KOZAĞACI'NDA YAPILMAK İSTENEN KÖMÜR OCAĞINA TEPKİ

Bursa'nın dağ ilçelerinden Keles'te tarımın ve hayvancılığın en yoğun olarak yapıldığı bölgelerden biri Kozağacı'nda 2006 ve 2012 yıllarında iki kez "termik santral ve kömür ocağı" ihalesi yapılmış, bölge halkının eylemleri sonucu süreç durdurulmuştu. 18 Aralık 2024 tarihinde ise "Ruhsat ve işletme hakkının rödövans karşılığında devri" yöntemiyle ihale gerçekleşti. CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş konuyla ilgili bir açıklama yaparak bölgenin geleceğinin bir kez daha tehlike altında olduğunu söyledi. "TARIM ALANLARINI KATLEDECEK" Açıklamasında verimli topraklarda kiraz ve ceviz bahçelerinin olduğunu, kömür ocağı açıldığı takdirde yöre halkının en önemli geçim kaynaklarından olan tarımsal üretimin ortadan kalkacağını vurgulayan Yeşiltaş, "2006 ve 2012'de aynı süreci denediler. Halkın yoğun tepkileri sonucu süreç durduruldu. Şimdi yine aynı proje gündeme geldi. Tarım alanlarını katledecek, su kaynaklarını tehdit eden, halkı geçim kaynağından yoksun bırakacak, havamızı zehirleyecek bu projeye karşıyız. En büyük sorumluluğumuz Bursa'mızda verimli topraklarımıza sahip çıkmak ve gelecek nesillere bırakmak. Bu yüzden bir an önce bu yanlıştan dönülmeli ve ihale iptal edilmeli. Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Örgütü olarak geçmişte Kozağacı'nda nasıl direndiysek, Kirazlıyayla'da nasıl mücadele ettiysek, çevremizin, doğamızın, tarım alanlarının katledilmek istenmesine karşı şimdi de halkımızın yanında olacağız." ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.