TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Emekli

haberalmedya - Emekli haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Emekli haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yalçın Karatepe’den, Erdoğan’a “Emekli İkramiyesi” Tepkisi Haber

Yalçın Karatepe’den, Erdoğan’a “Emekli İkramiyesi” Tepkisi

CHP’nin Hazine ve Maliye Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe’nin öncülüğündeki ekonomi takımı CHP’nin ekonomi politikalarını kamuoyuna aktarmak ve vatandaşların sorunlarını dinlemek üzere çıktıkları Türkiye turunda bugün Eskişehir'deydi. Heyet Eskişehir’de ilk olarak Eskişehirli iş adamları ile buluştu. Buluşmanın ardından heyet, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret ederek, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’yi ziyaret etti. Karatepe’ye Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, CHP Milletvekilleri Şeref Arpacı, İlhami Özcan Aygun, Utku Çakırözer, Jale Nur Süllü, İbrahim Arslan, Nail Çiler, Aşkın Genç ve Talat Dinçer eşlik etti. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ziyaretinden sonra CHP Eskişehir İl Başkanlığı’na geçen heyet bir basın açıklaması yaptı. Karatepe şunları kaydetti: "Biz CHP ekonomi takımı olarak tüm yurdu dolaşıyoruz. Bugün 25’inci il ziyaretimizi Eskişehir'e yapıyoruz. Eskişehir'i gezerken gördüğümüz sorunlar Türkiye'nin genelinde gördüğümüz sorunlardan farklı değil. Diğer illerde neler yaşanıyorsa Eskişehir'de benzer sorunların olduğunu görüyoruz. Vatandaşımızın enflasyondan, hayat pahalılığından ciddi şekilde şikayetçi olduğunu biliyoruz. Gelirlerin yetmiyor olmasından, aylıkların düşük olmasından şikayetçi olduklarını biliyoruz. Kredi erişiminde yaşanan sorunların farkındayız. Dolayısıyla Eskişehir'in sorunları aslında ortalama vatandaş açısından baktığımızda Türkiye'nin geri kalanından da farklı olmadığını çok net bir biçimde görüyoruz. "Biz vatandaşa yapılan hiçbir harcamayı yük olarak gören bir anlayışın yanında olamayız" Vatandaşın yaşadığı sıkıntıyı görebiliyoruz. Bunu iktidar görüyor mu? Bu konuda tereddütlerimiz var. Vatandaşın içinde bulunduğu durumun iktidarın özellikle ekonomi yönetiminin çok farkında olmadığını düşünüyoruz. Onlar, vatandaşı bütçe üzerinde yük gören anlayışa sahip olduklarını ifade ediyor. Sayın Şimşek'in geçen hafta sonu yaptığı açıklama toplumun geniş kesimlerine nasıl baktıklarını gösteriyor. Şimşek EYT ödemelerinin ve deprem harcamalarının bütçe üzerinde büyük bir yük olduğunu ifade ediyor. Biz vatandaşa yapılan hiçbir harcamayı yük olarak gören bir anlayışın yanında olamayız. Vatandaş için yapılan harcamaları yük olarak gören anlayışı reddediyoruz. Deprem harcamaları bütçe üzerinde yükmüş. Malatya'da, Adıyaman'da, Maraş'ta, Hatay'da hala konteynerde yaşayan, iş yerini açamamış esnafın durumunu görünce bunlara yönelik harcamaları yük olarak ifade edebilmenin nasıl bir insani bakış açısına sahip olduklarını somut biçimde bize gösterdiğini ifade etmek isterim. Emeklilere yapılan harcamalar, onlara yapılan ödemeler ya da deprem bölgesi için yapılan harcamalar yük değildir. Bütçeden bu alanlara yapılan aktarımlara baktığımız zaman 2024 yılında ve 2025 yılı bütçesinde ayrılan payların geçmiş yıllara göre azaldığını biliyoruz. Bütçeden ayrılan payların emeklilere, sosyal harcamalara yönelik payın azaldığını bize gösteriyor olmasına rağmen iktidarın bunları hala yük olarak görmesi şiddetle reddettiğimiz bir durumdur. Çabalarının sonucunda en son emeklilere ödenecek bayram ikramiyesi rakamını görüyoruz. Bayram ikramiyesi mecliste sunulan tasarıyla 4 bin lira olarak duyuruldu. "4 bin lira, emekli ikramiyesi yeterli değil" Basının yönelttiği ‘bu rakam değişebilir mi?’ sorusuna Bakan Işıkhan, ‘4 bin liranın az olduğunu siz söylüyorsunuz’ diyor. Hayır Sayın Bakan, bu yorum o emekli ikramiyesini dört gözle bekleyen 16 milyon vatandaşımızın yorumu. 4 bin lira, emekli ikramiyesi yeterli değil. Geçen sene 3 bin lira olan rakamı, resmi enflasyon veriniz yüzde 42 ki bu enflasyon verisinin gerçekçi olmadığını hepimiz biliyoruz. Bunun altında artırıp, hayırlı olsun diye emeklilere ifade edemezsiniz. Burada rahatsız olan sadece soruyu soran ya da tespiti yapan gazeteci arkadaşlarımız değil, 16 milyon emeklimizin tamamı 4 bin lira bayram ikramiyesinin yetersiz olduğunu biliyor. Ama zaten anlayışınız emeklere verilen her kuruşu yük olarak görmek olduğu için bundan rahatsızlık duymayabilirsiniz ama ikramiyeyi bekleyen vatandaşlarımızın büyük rahatsızlık duyduğunu ifade etmek isterim. "Enflasyonu arttırıyorsunuz. Eenflasyon yükseldiğinde de dar gelirliye hak ettikleri geliri vermiyorsunuz" Bugün Merkez Bankası bir çalışma raporu yayınlandı. Uzun zamandan beri söylediğimiz ya da ortaya koyduğumuz tespitleri, Merkez Bankası'nın akademik raporlarla destekliyor olması bizim için sevindirici bir durum. Ocak ayında Sağlık Uygulama Tebliği'nde yapılan değişiklikle hastanelerde, doktor ücretlerine önemli artış yapılmıştı. Sonra Şubat ayında bu rakam biraz indirildi. Ocak ayındaki seviyenin altına getirildi. Bunu enflasyonu düşürmek için yaptıklarını biliyorduk ki enflasyon verisi piyasaların beklentilerinin altında geldi. Kendi artırdıkları bir şeyle enflasyona yol açıyorlar. Sonra kendi indirdikleri şeyle enflasyonu yönetmeye çalıştıklarını biliyoruz. Bu aslında bize şunu gösteriyor. Uzun zamanla beri ifade ettiğimiz bir şey. Türkiye'de enflasyona yol açan unsurlarının başında iktidarın aldığı kararları özellikle yönetilen ve yönlendirilen fiyatlar üzerinden enflasyona etki ettiğini biliyoruz. KDV oranlarını artırdığınız zaman fiyatlar, vergiler dahil değerlendirdiği için enflasyon yüksek çıkıyor. Sonra dönüp diyorsunuz ki enflasyon yüksek çıkıyor. Bununla mücadele edebilmek için emekli aylıklarına artış yapmayalım ya da asgari ücreti baskılayalım. Oysa enflasyona yol açan kararın almış olduğunuz örneğin vergi artışı gibi ya da yönetip yönlendirdiğiniz diğer fiyatlar olduğunu biliyoruz. Bunlardan yola çıkarak enflasyonu arttırıyorsunuz. Daha sonra enflasyon yükseldiğinde dar gelirliye, asgari ücretliye hak ettikleri geliri vermiyorsunuz. “Vatandaşın sıkıntısının farkındaysanız çözmek için adım atın” Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle bir ifade kullanmış. Erdoğan diyor ki, ‘Muhalefetin yaptığı gibi vatandaşın sıkıntısını, siyasi rant malzemesi haline getirmeyeceğiz’. Sayın Cumhurbaşkanı, vatandaşın sıkıntısının farkındaysanız çözmek için adım atın. Madem vatandaşın sıkıntıda olduğunu biliyorsunuz, bu sıkıntıyı gidermek için ne yapıyorsunuz? Örneğin geçinmekte zorlanan, emekli aylığı çok düşük kaldığı için açlık sınırının 10 bin lira altında emekli aylığı ile hayatta kalmaya çalışan emeklilerin dört gözle beklediği ikramiye tutarı acaba ne olur? Derdime deva olur mu? Burada önemli bir artış yapılır mı? Vatandaşın sıkıntısının farkında olmanız yeterli değil. Fark ettiğiniz sıkıntıyı çözecek tedbirler almanız gerekiyor. Siz çözüm üretecek makamdasınız. Bunun gereğini yapacaksınız. Ama yapmayacağınızı biliyoruz. Bu tür harcamaları yük olarak gören zihniyete sahip olduğunuzdan biliyoruz. Vatandaşa yönelik her türlü kamu harcamasını yük olarak gören bu anlayış var olduğu sürece vatandaş sıkıntılarının çözümü söz konusu olmayacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ilk seçimden sonra iktidara geleceğimizi biliyoruz. Biz sadece sıkıntıların varlığına işaret etmeyeceğiz. O sıkıntıları çözecek kararlılığı ve iradeyle gösterip vatandaşın sorunlarına çözüm olacağız. TÜSİAD Başkanı ve Yüksek İstişare Kurulu Başkanlarının açıklamaları ki o açıklamaların doğru olmadığına dair iktidardan herhangi bir açıklama da gelmedi. Bu kararın iş dünyasına mesaj niteliği taşıdığını biliyoruz. Onları korkutmak, sindirmek için alınmış bir karar olduğunu biliyoruz. Türkiye'de hiç kimsenin korkmasına gerek yok. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında hem iktidar olarak, hem muhalefet partilerinin toplumun tüm kesimleriyle sağlıklı ilişki kurabilmeleri için gerekli her türlü zemini hazırlayacağız. İş dünyası buna hazır. Şu anda içinde bulunduğumuz dönemde bile görüşlerini yüksek sesle ifade ediyoruz. TÜSİAD gelişmesinin yaşandığı hafta yani o açıklamalar ardından evlerine baskın yapılarak gözaltına alınmaları, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmaları Türkiye'de Merkez Bankası rezervinin o hafta içerisinde 10 milyar dolar civarında erimesine yol açmıştır. Bu tür kararların, bu tür uygulamaların nasıl ekonomik sonuç ürettiğini de iktidarın dikkatine bu veri üzerinden bir kez daha sunmuş olalım." “Devleti bir ticari işletme gibi düşünür ve kurgularsanız bu tür açıklamaları yapmak durumunda kalırsınız” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, emekli ikramiyesinin 4 bin lira olmasına ilişkin soru soran bir gazeteciye, "Sen beni dolduruşa mı getirmeye çalışıyorsun? 3 bin liradan 4 bin liraya çıktı daha ne olacak?" şeklinde verdiği cevap hakkında ANKA Haber Ajansı tarafından görüşleri sorulan Karatepe, şu şekilde yanıt verdi: "En azından en düşük emekli aylığı kadar olmalı. Çünkü bu ilk verildiği zaman bu kadardı. Bizim talebimiz asgari ücret kadar olması yönünde ama onu yapmayacaklarını biliyoruz. Daha ne olması gerektiğini sorusunun yanında en azından bir aylık maaşına denk gelecek kadar yani en düşük emekli aylığı kadar pek çok emeklimiz için bu seviyeye çıkarılabilir. Yani dolduruşa gelmekle falan değil, devlet yönetimi rasyonel olmayı gerektirir. Vatandaşın içinde bulunduğu ekonomik sorunlar, emeklinin sorunu çözmenin tek yolu var, onların cebine daha fazla para koymak. Daha fazla para koyacak olan iktidar sahipleridir. Yapılması gerekenin ne olduğunu söyleyeyim. Hiç gaza gelmekle falan değil, daha ne olsun sorusunun yanıtı, en azından en düşük emekli aylığı kadar olsun. Yapılabilir. Dünyanın hiçbir yerinde kaynak sorunu yaşamayan tek kurum vardır, o da devlet. Devleti bir ticari işletme gibi düşünür ve kurgularsanız bu tür açıklamaları yapmak durumunda kalırsınız. Ama devlet finansman sorunu olmayan bir kurum olarak görürseniz, siz vatandaşlarınızın beklentisini karşılayacak bütçe olanaklarına da sahip olduğunuzu fark edersiniz."

E-Devlet'e girene soğuk duş! Emekli maaşları yeniden hesaplandı Haber

E-Devlet'e girene soğuk duş! Emekli maaşları yeniden hesaplandı

Türkiye'de görülen yüksek enflasyon, milyonlarca emeklinin maaşını eritirken, alım gücünü kaybedenler arasında emekli adayları da yer aldı.  SSK ve Bağ-Kur emeklileri için e-Devlet üzerinden hizmet veren 'Emekli Aylık Bilgisi Hesaplama' sisteminde değişikliğe gidilirken, güncellenen modülde verilen yeni rakamlar milyonlarca emekli tarafından şaşkınlıkla karşılandı.  MAAŞIN YÜZDE 30'U BUHAR OLDU  Yalnızca bir ay önce söz konusu sisteme giren bir emekli adayı, maaşını hesaplayarak emeklilik başvurusu yapması halinde alabileceği rakamı görmekteydi. Aralık ayında gösterilen rakamın ocak ayında emeklilere yapılan zamla birlikte artmasını bekleyen emekli adayları, sorgulama sayfasında emekli maaşlarında yüzde 30'u bulan bir kayıp yaşandığını gördü.  ENFLASYONUN FATURASI YENİ EMEKLİLERDEN ÇIKARILIYOR Sosyal güvenlik uzmanları, istenmeyen bu durumun halihazırda yürürlükte olan çarpık emekli maaş hesaplama sistemi nedeniyle kaynaklandığını belirtirken, aylık bağlama oranının yüksek enflasyon karşısında yeni emeklilerin maaşlarını eritmeye devam edeceğine dikkat çekti.  Uzmanlar, aralık ayında yapılacak emeklilik başvurusu ile ocak ayında yapılacak emekli maaş başvurusu arasında yüzde 30'luk oynamayı 'adaletsizlik' olarak değerlendirirken, SGK Uzmanı Özgür Erdursun bu durumu somut bir örnekle rakamlar üzerinden açıkladı.  "Örneğin aralık ayında maaş hesaplama sistemine bakan bir emekli, 31 bin 761 TL emekli maaşı görüyor olsun. Yüzde 4 ek ödeme ile birlikte bu maaş 33 bin 31 TL'ye çıkıyor. Aralık ayında başvuru yapması halinde bu tutara yüzde 15,75'lik enflasyon zammı yansıtılmış olacak ve alacağı maaş 38 bin 233 TL'ye ulaşacaktı.  Ancak söz konusu enflasyon farkı, yeni emekli olacaklar için geçerli olmadı. Yani emeklilik başvurusunda yalnızca bir aylık süre farkı, maaşın yüzde 30 oranında azalmasına neden oluyor." 

"Emekçilerin ve Halkın Sesi Olmak İçin Fomara Meydanı'nda buluşuyoruz" Haber

"Emekçilerin ve Halkın Sesi Olmak İçin Fomara Meydanı'nda buluşuyoruz"

EMEKÇİLERİN VE HALKIN SESİ OLMAK İÇİN 26 OCAK PAZAR GÜNÜ SAAT 13.00’DA FOMARA MEYDANI’NDA BULUŞUP KENT MEYDANI’NA YÜRÜYORUZ! Türkiye, bugün emekçiler, işçiler, memurlar ve emekliler için yaşanması giderek zorlaşan bir ülke haline gelmiştir. Halkın sorunları, yalnızca zam oranlarıyla değil, aynı zamanda yaşam koşullarındaki derin adaletsizlikle de her geçen gün daha fazla artmaktadır. Bizler, halkın sesini yükseltmek ve bu gidişata dur demek için 26 Ocak Pazar günü Fomara Meydanı’nda buluşup Kent Meydanı’na yürüyoruz! HER GÜN DAHA ÇOK YOKSULLAŞIYORUZ! • 2025 için yapılan asgari ücret zamları, enflasyonun gerçek oranlarının çok altında kalarak işçi ve emekçileri açlık sınırına mahkum etmiştir. • Emeklilere verilen düşük zamlar, yıllarca bu ülkeye emek veren insanların yaşam koşullarını hiçe saymaktadır. • Memurların maaşları, artan hayat pahalılığı karşısında eriyerek temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak seviyelere düşmüştür. • İş kazaları ve işçi ölümleri, kâr hırsı ve denetim eksikliği nedeniyle hız kesmeden devam etmektedir. Her ölüm, güvencesiz çalışmanın ve işçi sağlığını hiçe sayan politikaların bir sonucudur. • Hayat pahalılığı, en temel gıda ve barınma ihtiyaçlarını dahi karşılamayı zorlaştırırken, zamların yükü halkın sırtına yüklenmiştir. ADALETSİZLİK VE PAHALILIK KARŞISINDA SUSMAYACAĞIZ! Halkın alım gücünün her geçen gün düştüğü, zamların ardı arkası kesilmediği bir ekonomik sistemde, emeğiyle geçinen insanlar derin bir yoksulluk ve umutsuzluk içine itilmektedir. Bizler, insanca yaşamı hak ediyoruz! TALEPLERİMİZ: 1. Asgari ücret, emekli maaşı ve memur maaşları insanca yaşamı sağlayacak seviyeye yükseltilmelidir. 2. Tüm ücret artışları, gerçek enflasyon oranları dikkate alınarak yapılmalıdır. 3. İş güvenliği ve işçi sağlığı önlemleri artırılarak iş kazalarının önüne geçilmelidir. 4. Halkı yoksullaştıran fahiş zamlar ve hayat pahalılığı önlenmeli, temel ihtiyaç ürünlerine erişim kolaylaştırılmalıdır. 5. Güvencesiz çalışma biçimleri derhal sona erdirilmelidir. HERKES İÇİN ADALET, EMEK VE ONURLU BİR YAŞAM! Emeğiyle geçinen, alın teri döken, hak mücadelesi veren herkesin yanındayız. Gelin, sesimizi birlikte yükseltelim! Bursa halkı, işçiler, memurlar, emekliler ve gençler! Haklarımız için, insanca yaşam için, emeğimizin karşılığını almak için 26 Ocak Pazar günü saat 13.00’da Bursa Fomara Meydanı’nda buluşup Kent Meydanı’na yürüyoruz. EMEK VE ADALET İÇİN MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ! Bursa Halk Dayanışması Tertip Komitesi

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.