Dijital rekabet mercek altında

Doç. Dr. Emin Köksal, dijital platformların haber görünürlüğüne dair Avrupa'daki incelemelerin Türkiye'yi de ilgilendirdiğini belirtti. Avrupa'daki bu adımlar, Türkiye'de benzer bir dijital rekabet düzenlemesinin aciliyetini gösteriyor.

Haber Giriş Tarihi: 16.11.2025 21:16
Haber Güncellenme Tarihi: 16.11.2025 21:16

Son zamanlarda dijital platformların haber ve içerik görünürlüğü üzerine uygulamalarının Türkiye'de tartışma konusu haline geldiğini belirten Doç. Dr. Emin Köksal, Avrupa'daki bu incelemenin Türkiye'deki gündemle doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekti.

Köksal’ın değerlendirmesi şöyle: “Dijital platformların içerikleri nasıl sıraladığı artık yalnızca teknik bir tercih olmanın ötesinde; rekabet, medya çeşitliliği ve kullanıcıların bilgiye erişim hakkının tam merkezinde yer alıyor.” Ona göre, Avrupa’daki bu hamleler, platformların editoryal etkisine ve piyasa üzerindeki baskısına dair Türkiye’de de artan farkındalıkla aynı paralelde ilerliyor ve ülkemiz için önemli bir rehber niteliği taşıyor.

ARAMA SONUÇLARININ DÜZENİ REKABETİN GİDİŞATINI BELİRLİYOR

Köksal, dijital platformların birçok alanda etkin altyapı sağlayıcı haline geldiğine dikkat çekerek şöyle devam etti: “Google gibi platformlar, haberden e-ticarete kadar birçok alanda kullanıcılar için birincil temas noktası hâline geldi. Arama sonuçlarında kimin ne kadar görünür olacağı şeffaf ve adil kurallarla belirlenmediği takdirde, yenilikçi ve küçük aktörler rekabetçi olma şansını kaybediyor; kullanıcıların farklı bilgi kaynaklarına erişimi de fiilen daralıyor.”

DMA'nın “önce kuralların koyulması, ardından ihlalde cezaların uygulanması” yaklaşımını benimsediğini hatırlatan Köksal, şöyle bir değerlendirmede bulundu: “Bu soruşturma, DMA'daki kuralların sadece kağıt üzerinde kalmadığını, aynı zamanda Komisyon’un ihlal şüphesi olduğunda hızlı bir şekilde tepki vereceğini açıkça gösteriyor.”

TÜRKİYE İÇİN BENZER PROAKTİF DÜZENLEME HAYATİ ÖNEMDE

Köksal, Türkiye'de de DMA'ya benzer bir dijital rekabet düzenlemesinin uzun süredir gündemde olduğunu belirterek sözlerini şöyle noktaladı: “Rekabet Kurumu’nun önceki kararları önemli olmakla birlikte, dijital platformların hızına uygun proaktif bir çerçevenin eksikliği giderek daha belirgin hale geliyor. Avrupa’daki bu ilerlemeler hem kullanıcı tercihleri hem de medya ve içerik ekosisteminin sürdürülebilirliği açısından, Türkiye’nin de benzer bir düzenlemeyi vakit kaybetmeden uygulamaya koyması gerektiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.”